10 Kasım 2024, Cumhuriyetimizin kurucusu yüce Atatürk’ün ölümünün 86.ncı yıldönümüdür. Bu vesile ile  Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün bir cumhuriyet kurmanın ötesinde, bu  ulusun sağlığı için ne büyük hizmetler yaptığını hatırlamak; bir vefa borcu, bir hakkın teslimidir.
Kurtuluş Savaşı yıllarında, bulaşıcı hastalıklar o kadar çoktu ki, Karadeniz Bölgesi'ndeki çocukların yarısı sıtma hastalığına yakalanmıştı, karnı şiş, sapsarı, çelimsiz çocuklar alabildiğine yaygındı.
Verem, ince hastalık özellikle genç kızlarda yaygındı ve “aşk cezası” (!) çeken kızların bu hastalığa yakalandığı kanısı yaygındı, oysa verem, solunum yolu ile bulaşan, kötü beslenme ve olumsuz hijyen koşullarının yaratığı bir hastalıktı.
Güneydoğu Anadolu’da, trahom kol geziyor ve tedavi edilmezse körlüğe yol açan bu hastalık, adeta bir kader gibi görülüyordu.
Çiçek hastalığı çoktu. Frengi almış başını gitmişti, tedavi edilemeyen bu hastalık, toplum için ulusun bünyesini kemiren bir kene gibi içten içe toplumu çürütüyordu.
Savaş, Osmanlının çöküşü, sağlık hizmetlerinin organize olamayışı, hekim, hemşire eksikliği ve fakirlik bu hastalıklar için kötü bir ortam oluşturmuş, bulaşıcı hastalıklar ve ölümler bir kader gibi kabullenilmiş, ülkeyi teslim almıştı.
Zor koşullarda, ordusu dağılmış, savaşlardan yorulmuş, genç nüfusu savaşlarda şehit olmuş, fakir bir ulusun dirilişi ve bu yıkıcı hastalıklarla mücadele etmesi, tedavi edilmesi gerekiyordu. Yeni Cumhuriyetin inançlı, kararlı kadrosu; kolları sıvadı ve bir mucize gerçekleştirdi.
Sağlık Bakanı, Dr.Adnan Adıvar’dı. Genç kuşakların belki adını bir bilmediği bu hekim, önce Anadolu'ya telgraf çekerek hekim, sağlık memuru, hemşire, ebe sayısını öğrendi. 560 hekim vardı, 554 sağlık memuru, 136 ebe ve 69 hemşiremiz bulunuyordu.Sadece 4 eczacımız vardı.
1921'de Frengi Mücadele Kanunu çıkarıldı. 1925'te Sıtma Mücadele Kanunu, 1930'da Umumi Hıfzıssıhha Kanunu çıkarıldı. Hükümet tabiplikleri oluşturuldu. Sıtma Savaş memurları,Trahom Savaş
memurları köy köy gezerek bu hastalıkları yok etti. Sıtmanın, veremin, trahomun, frenginin kökü kazındı.
“Cumhuriyetin ilanından önce, sağlığın korunması, ulusumuzu güvenlik içinde yaşatmak temel amaçlarımızdan biri olduğu gibi onun sağlığına özen göstermek ve olanaklarımız ölçüsünde toplumsal acılarımıza çözüm bulmak hükümetimizin temel görevlerinden biridir. ( Atatürk’ün hitabeti, TBMM zabıt Ceridesi 18 )” 
Şükran ve saygılarımızla...
Anıları ve yaptıkları, ulusumuza örnek olsun...