Hükümetin yüzde 24.73’lük TÜFE zammından yararlanamayan emeklinin 10 bin TL tutarındaki en düşük aylığını artırmaya yönelik çalışma yürüttüğü kamuoyuna yansıdı.
10 bin TL tutarındaki en düşük aylığın seyyanen artışla 12 bin -12 bin500 TL’ye yükseltileceği belirtiliyor. Taban aylığı 8 bin TL’nin altında kalan 4 milyona yakın emekli seyyanen zamdan yararlanacak. 10 bin TL’nin üzerinde aylık alan emekli salt yüzde 24.73 zam ile yetinecek. Bu kitle de kendilerine ocak ayında olduğu gibi refah payı verilmesini ısrarla talep ediyor.
Taban aylıklarda kökten iyileştirme yapılmadığından her yıl ocak ve temmuz aylarında seyyanen artış düzenlemesi hayata geçiriliyor. Ancak verilen seyyanen zam, ateşi düşürülemeyen hayat pahalılığından ötürü emekliye en fazla iki ay soluk aldırıyor, kalıcı çözüm sağlamıyor. Ardından emeklinin yakınmaları doğal olarak yeri göğü inletiyor. Nasıl inletmesin ki? Her şey ateş pahası, yanına yaklaşılmıyor. Seyyanen zammın kalıcı çözüm sağlayamayacağı ortada.
Taban aylıkların belirgin şekilde yükseltilmesi için sosyal güvenlik sisteminde kökten reform gereksinimi her geçen ortaya çıkıyor.
Bilindiği üzere 1999 ve 2008 yıllarında çıkarılan 4447 ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Sağlık Sigortası Yasaları ile taban aylık bağlama oranı yüzde 70’ten yüzde 35’e düşürüldü. Çok karmaşık olan aylık bağlama sisteminde aylık hesaplamasında 2000-2008 yılları arası prim kazançları gelişme hızının tümü dikkate alınarak güncelleniyordu. 2008 yılı sonrası gelişme hızının yüzde 30‘u dikkate alınarak güncelleniyor. Bu da ne kadar yüksek tutarda ödense bile prim kazançlarını azaltıyor. Hali ile taban aylık düşük hesaplanıyor. Daha yüksek tutarda ve uzun süre prim ödeyene de düşük aylık bağlanıyor. Ne denli uzun süre çalışılıp, prim ödense de ucube sistemden ötürü emekli olanlara yetersiz aylık bağlanıyor.
Aylık bağlama oranlarının yeniden yüzde 70’ler düzeyine çıkarılması, milyonlarca emeklinin sabırsızlıkla beklediği intibak yasasının hayata geçirilmesi ile çok yakınılan emekli aylıkları göreceli yükselecek. Bu nedenle mevcut sistem ele alınarak reform yapılmalı. O vakit 16 milyon 300 bin emekli, dul ve yetim rahat nefes alır.
Anımsanacağı üzere 2012 yılında 2000 yılı öncesi emekli olan SSK ve Bağ-Kur’luları kapsayan intibak yasası çıkarılarak 2 milyon kişinin aylığında o günün koşullarına göre 50 -355 TL arası zam yapılmıştı. Aylıklarda göreceli artış olmuştu. 2000 sonrası emekli olanlar kapsam dışı bırakılmıştı.
Anayasa Mahkemesi (AYM) yapılan bireysel başvuruda yeni düzenleme için TBMM’yi adres göstermişti. Hatta Ankaralı bir emekli konuyu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) taşımıştı. AİHM de düzenlemenin iç hukuku ilgilendirdiği gerekçesiyle başvuruyu reddetmişti.
AYM’nin işaret ettiği gibi 2000 sonrası SSK ve Bağ-Kur emeklilerini kapsayacak yeni intibak yasası için görev hükümet ve TBMM’ye düşüyor. Yıllardır haykırılmasına karşın milyonların intibak sesi duyulmuyor. 2012 yılında intibak yasası çıktığında 2000 sonrası emekli olanlar için de söz verilmişti. Ancak o söz havada kaldı, unutuldu. Eşitliğin ve ayrımcılığın giderilmesi adına yeni intibak yasası emeklinin olmazsa olmazı...
Emekli aylıklarında kökten çözüm ne?
Şükrü Karaman
Yorumlar