Günümüzde birçok ebeveyn, çocuklarının bazı davranışlarını anlamakta zorlanabilir. "Bir türlü evden çıkamıyoruz, her şeyi tekrar tekrar kontrol ediyor", "Ellerini sürekli yıkıyor, yoksa rahat etmiyor" gibi cümleler sıkça duyuluyor. Çocuklar da zaman zaman endişe ve kontrol ihtiyacı hisseder; ancak bu tür davranışlar sürekli hale geldiğinde, çocuklar üzerinde baskı yaratıp günlük yaşamlarını etkilemeye başladığında Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB) adı verilen bir durumdan bahsedebiliriz.
OKB Nedir ve Nasıl Belirti Gösterir?
Obsesif Kompulsif Bozukluk, iki temel unsurdan oluşur: obsesyonlar ve kompulsiyonlar. Obsesyonlar, kişinin kontrol edemediği, sürekli zihninde dönen rahatsız edici düşünceler veya imgelerken; kompulsiyonlar, bu düşüncelerin yarattığı kaygıyı azaltmak için yapılan tekrarlayıcı davranışlardır.
Örneklerle OKB Belirtilerini Anlayalım
OKB'yi daha iyi anlamak için somut birkaç örneğe bakalım:
●Kontrol Etme Davranışı: 8 yaşındaki Ayşe, her gün evden çıkarken annesine "Kapı kilitli mi?" diye tekrar tekrar sorar. Ayşe, annesi kilitlediğini söylese bile gidip kendi gözleriyle görmeden evden çıkamaz. Bu kontrol etme davranışı öyle güçlüdür ki, evden çıkışları her seferinde gecikir, annesi Ayşe'yi ikna etmekte zorlanır.
●Temizlik Takıntısı: 10 yaşındaki Efe, dokunduğu her şeyin kirli olduğuna inanır. Okulda arkadaşlarıyla temasta bulunmamaya çalışır, ellerini gün içinde defalarca yıkar. Eve geldiğinde el ve yüz yıkama süresi bazen yarım saati bulur. Bu durum, onun hem arkadaş ilişkilerini hem de günlük yaşamını olumsuz etkilemektedir.
●Düzen ve Simetri İhtiyacı: 7 yaşındaki Deniz, odasındaki eşyaların belirli bir düzende olmasını ister. Bir oyuncağı bile yerinden oynasa tüm odayı tekrar düzenlemek zorunda hisseder. Aksi halde, huzursuz olur ve derslerine bile odaklanamaz.
Bu örneklerdeki çocuklar, davranışlarının gereksiz olduğunu bilseler bile, takıntılarını engelleyemediklerinden dolayı ciddi bir kaygı yaşarlar. Bu nedenle takıntılı düşünceler ve bunlara bağlı geliştirilen davranışlar, çocukların gündelik hayatlarını zorlaştırmaya başlar.
Peki, OKB'nin Nedenleri Nelerdir?
Çocuklarda OKB'nin net bir sebebi olmamakla birlikte, genetik faktörler, biyolojik yatkınlık ve çevresel etkenlerin bir araya gelmesiyle ortaya çıktığı düşünülmektedir. Örneğin, ailesinde OKB geçmişi olan çocukların bu bozukluğa yatkın olma ihtimali daha yüksek olabilir. Ayrıca stresli yaşam olayları, travmalar veya baskı altında büyüme gibi faktörler de OKB belirtilerini tetikleyebilir.
Çocuğumun OKB Belirtileri Gösterdiğini Fark Ettim, Ne Yapmalıyım?
Ebeveyn olarak, çocuğunuzun takıntılı düşünce ve davranışlarını fark ettiğinizde, öncelikle sakin olun ve durumu dikkatle gözlemleyin. İşte yapılması gereken birkaç adım:
1.Sabırlı ve Destekleyici Olun: OKB, çocuğun kontrol edemediği bir durumdur; bu nedenle onun bu davranışlarını değiştirmesi için baskı yapmak veya eleştirmek durumu daha da kötüleştirebilir. Örneğin, çocuğunuz kapıları sürekli kontrol ediyorsa, onu azarlamak yerine sakin kalmaya çalışın ve davranışın nedenini anlamaya çalışın.
2.Uzman Desteği Alın: Eğer takıntılı düşünce ve davranışlar günlük yaşamını etkileyecek kadar yoğunsa, bir çocuk psikoloğuna veya psikiyatriste başvurun. Erken dönemde yapılan müdahaleler, çocukların bu zorlayıcı döngüden daha çabuk çıkmasına yardımcı olur.
3.Psikoterapi ve Davranışçı Teknikler: OKB tedavisinde yaygın olarak kullanılan yöntemlerden biri Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT)'dir. Bu terapi yönteminde çocuk, obsesyonlarıyla yüzleşmeyi ve kompulsiyon davranışlarını azaltmayı öğrenir. Örneğin, Efe ellerini çok sık yıkama davranışı nedeniyle terapiye başladığında, önce bu davranışını geciktirmeyi, sonra da tamamen bırakmayı öğrenir.
4.Aile Terapisi ve Destek: Çocuklarda OKB’yi yönetmede ailelerin de terapi sürecine dahil olması büyük önem taşır. Aile üyelerinin çocuğun takıntılı davranışlarını nasıl ele alacakları konusunda bilgi sahibi olmaları, tedavinin etkinliğini artırır. Örneğin, Ayşe’nin ailesi terapi sürecinde ona nasıl destek olacaklarını ve kaygı durumlarında ona nasıl yaklaşacaklarını öğrenir.
5.Günlük Rutinler Oluşturun: Çocuklar için düzenli günlük aktiviteler, güven duygusunu artırır ve kaygıyı azaltır. Çocuğunuzun uyku, yemek ve oyun saatlerini belirli bir düzene oturtmak, onun kendini daha güvende hissetmesine yardımcı olabilir. Özellikle OKB belirtileri gösteren çocuklar için öngörülebilir rutinler, günlük stresi azaltmada faydalıdır.
Ebeveynlere Tavsiyeler
Bir çocuk, OKB gibi bir bozuklukla baş ederken çevresindeki kişilerden destek almak büyük önem taşır. Çocuğunuzun OKB belirtileri gösterdiğini fark ettiğinizde, ona doğru yaklaşımla destek olmak süreci kolaylaştırır. Ebeveynler olarak şu tutumları benimsemek faydalı olacaktır:
●Empati Gösterin: Çocuğunuzun kendini ifade etmesine izin verin. Onun duygularını anlamaya çalışarak, “Bu durum seni nasıl hissettiriyor?” gibi sorular sorun.
●Sabırlı Olun ve Süreci Yönetmeye Yardımcı Olun: Çocuğunuzun terapi sürecinde onunla birlikte olun. Ona her şeyin bir anda düzelmeyeceğini, ancak adım adım daha iyiye gideceğini hatırlatın.
●Destek Almayı Geciktirmeyin: OKB, tedavi edilebilir bir rahatsızlıktır. Bu nedenle, doğru uzman desteğiyle birlikte çocukların sağlıklı bir gelişim göstermeleri mümkündür.
Sonuç Olarak
OKB, çocukların hayatında zorlayıcı bir süreç yaratabilir; ancak erken dönemde fark edilip gerekli destek sağlandığında, çocuklar bu davranışları aşarak sağlıklı bir gelişim süreci geçirebilirler. Ebeveynler olarak çocuklarımızı anlamaya, empati göstermeye ve onlara her durumda destek olmaya çalışmak, çocukların kendilerini güvenle ifade edebilmeleri için oldukça önemlidir. Çocuğunuzun davranışlarında belirgin bir değişim fark ettiğinizde, onun yanında olup gerekli desteği alarak ilerlemek, atılacak en sağlıklı adımlardan biridir.
Çocuklarda Obsesif Kompulsif Bozukluğu anlamak
Tuğçe Gündüz Yılmaz
Yorumlar