Stajyerlik çalışma yaşamına atılan ilk adımdır.
Birçok mesleğin teorik yapısının öğrenilmesinin yanı sıra, iş ahlakının, ciddiyetinin edinilmesi adına da son derece önemlidir stajyerlikte geçen süre.
Eğitimini sürdürenler herhangi bir işyerinde stajyerlikle çalışma yaşamına ‘’merhaba’’ der, hayatı tanımaya başlar.
Stajyerlik çalışma yaşamına atılan ilk adım olmasına karşın, nedense bu dönemdeki çalışma süreleri emeklilik hakkı olarak kabul edilmiyor. Stajyerlik süreleri dikkate alınmayan kişiler erken yaşta işe başlamalarına rağmen, geç emekli olabiliyor, mağduriyet yaşıyor. Israrlı taleplerine rağmen EYT yasasında da kapsam dışı bırakıldılar.
Aslında çalışma yaşamının önemli sorunu olmasına karşılık, stajyerlerin mağduriyeti görmezden geliniyor,
Stajyer sigortalılığı yalnızca meslek hastalığı, iş kazaları gibi kısa vadeli sigorta risklerini içeriyor.
Emekliliğe hak kazandıracak uzun vadeli sigorta kolları primi SGK’ya yatırılmıyor. Bundan ötürü stajyer sigortası, yatırılan hizmet dökümlerinde yer almıyor, emekliliğe gün kazandırmıyor. Dolayısıyla işe giriş başlangıcı sayılmıyor. Stajyerlik süresinde yatırılan kısa vadeli sigorta primlerinin emekliliğe hiçbir katkısı yok.
Stajyer öğrencilerin sigorta primlerini işveren kurumları değil, eğitim gördükleri kurumlar ödüyor.
Stajyerlik süresinin gerek borçlanılarak prim ödenememesi, gerek sigorta başlangıcı sayılamamasından dolayı yüz binlerce kişi erken emekli olabilme hakkından yoksun kalıyor.
Yakınmalara yol açan mağduriyet yıllardır dile getirildiği halde bir türlü giderilmiyor. Çalışma yaşamına erken atılanlar, emekliliğini öteleyen sorunun çözülerek geriye dönük borçlanma hakkı getirilmesini bekliyor.
Temel görev Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na düşüyor. Yasal düzenleme ile hem staj süresindeki çalışma süresi sigortalılıktan sayılır, hem de ilk işe giriş tarihi staj başlangıç tarihi olarak kabul edilir. Böylelikle bu kişilere daha erken emekli olabilme hakkı tanınır.
5510 sayılı yasaya göre, çırak veya stajyer öğrenci olarak çalışanlar bir yandan sigortalı sayılırken, diğer yandan bu hakların sadece kısa vadeli sigorta kolları ile sınırlı tutulması, mağduriyetin yanı sıra eşitsizliğe de yol açıyor.
Bazı kişiler doğum, askerlik, ücretsiz izin, doktora veya uzmanlık, avukatlık stajı gibi süreleri borçlanabiliyor. Ancak çıraklara bu olanak tanınmıyor.
Anayasa’nın eşitlik ilkesi uyarınca fiilen çalışmaya veya sigortalılığa dayanan çıraklık ile staj sürelerine borçlanma hakkı tanınmalı, sigortalılık başlangıç tarihi olarak dikkate alınmalı.
Sosyal devlet yurttaşlarına eşit davranmayı, kucaklamayı gerektiriyor. EYT yasasından yoksun bırakılan stajyerler haklarını aramayı sürdürüyor. Lakin siyasi irade görmezden geliyor.