Dün, Samsun Cumhuriyet
Meydanı'nda
Suriyeli sığınmacıların
davullu-zurnalı
coşkusu, görülmeye değerdi...
Samsun Canlı Haber mikrofonlarına
verdikleri mesajlarda da;
"Minnet" duygularıyla
birlikte
vatan hasretinin
sona erecek olmasının
mutluluğu vardı...
Her biri,
Cumhurbaşkanı
Erdoğan'a ve
onları en zor
günlerinde
maddi
fedakarlıklarla
yıllarca misafir eden
bütün Türkiye'ye
"Teşekkür"ü de
ihmal etmedi...
Sevinçleri büyüktü...
Türkiye onlara
ne kadar
kucak açmış olsa da
vatan başka bir şeydi...
Hani, "Bülbülü altın kafese koymuşlar da yine vatanım"
demiş ya...
İşte öyle bir şey!..
2 Aralık'taki
"Bütün yollar o koridora açılıyor"
başlıklı yazımda,
"Her şey Esad'ın
Türkiye'nin uzattığı
eli tutup tutmamasına kalıyor"
demiştim...
Ertesi gün de
"Para dik gelse bile"
başlıklı yazımda,
yazı tura atıldığında,
paranın dik gelmesi halinde de
Türkiye'nin
kazançlı
çıkacağını
ifade etmiştim...
Nitekim öyle de oluyor...
Türkiye'deki milyonlarca
Suriyeli sığınmacı,
ülkelerine dönmek için
hazırlık yapıyor...
Bu süreç, dünden bugüne olacak
gibi değil, elbette...
Çünkü, zaman alacak...
13 yıllık
bir süreç içinde,
kiminin çocukları bu ülkede
dünyaya geldi,
kimileri iş edindi...
Kimileri de
evliliklerle akraba
oldu, komşuluklarla
dostluklar geliştirdi...
Ve kimileri de Türk vatandaşı
oldu...
Kolay mı yani?..
Türkiye, maddi anlamda
büyük bir bedel ödedi. Hatta, iktidar
bu yüzden çok da eleştirildi...
Ne var ki sonucunda da koskoca bir coğrafyada,
Türkçe konuşan
milyonlarca insana sahip olmanın
avantajıyla
bölgedeki etki alanımız
gelişti...
Bu da yeniden
inşa edilecek
Suriye'nin,
Türkiye'ye olan
ekonomik, sosyal ve kültürel bağımlılığını
artırmak demekti...
Süreçte çok şey
değişecek...
Öyle görünüyor ki,
bu gidişat içinde,
Suriye'de ikinci resmi dil,
Türkçe olursa şaşırmam!..
Necdet Uzun yazdı: Kolay bir süreç değil!..
Necdet UZUN
Yorumlar