"Tek yaralı Türk genci;
neden acaba?" ve "Deprem gerçeğiyle yaşamak"
başlıklı köşe yazılarımda,
"Toplanma merkezleri" konusunda,
belediyelerin gerekli hassasiyeti
göstermesi ve
bu yerlerde
başka yapıların yükselmesine
izin vermemesi
gerektiğini yazmıştım...
Önceki gün, İlkadım Sağlık Müdürlüğü'nün
Hakkıbey Caddesi ile
İstiklal Caddesi'nin
kesiştiği
Karaoğlanoğlu Sokak'ta
"Acil toplanma noktası"
tabelası gördüm...
Daracık bir sokak
ve yüksek binalar
arasında toplanma alanı...
Durumu garipsedim ve fotoğrafladım...
Gazeteye geldiğimde,
Samsun'da
"Afet ve acil durum
toplanma merkezleri"nin
durumuna baktım...
Çoğumuzun mahallesindeki,
"toplanma merkezleri"ni
bildiğini sanmıyorum...
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı ile e-Devlet Kapısı
altyapısı üzerinden sunulan bir hizmet var...
Arama motorlarından
"Afet ve Acil Durum Toplanma Alanı Sorgulama"dan
il, ilçe sonra mahalle
veya köy
yazarak,
bulunduğunuz yerdeki toplanma
alanları
görüntülü olarak karşınıza çıkıyor...
Bugün Kanal S'deki arkadaşlar soracaklar
vatandaşlara, "Mahallenizdeki acil toplanma merkezlerini biliyor musunuz?"...
Şimdiden çoğu kimsenin bunu
bilmeyeceğini söyleyebilirim...
Bazıları, "iş buna mı kaldı?"
diyebilir...
Ancak, bu mesele en az eğitim kadar
önemli...
Çünkü, bu alanlar;
afet ve acil durumlar sonrasında, geçici barınma merkezleri hazır olana kadar geçecek süre içinde yaşanacak paniği önlemek ve sağlıklı bilgi alışverişini
sağlamak amacıyla, halkın tehlikeli bölgeden uzaklaşarak toplanabileceği
yerlerdir...
Tabii ki
görüntüsünü aldığım
Karaoğlanoğlu Sokak'taki gibi
olmaması kaydıyla...
