Fenerbahçe’nin yeni teknik direktörü Jorge Jesus da Mesut Özil’e kapıyı kapattı.
Portekizli hoca, imza töreninde bir soruyu, “Yönetimin Mesut hakkında aldığı kararın yanındayım” şeklinde yanıtlayarak, dünyaca ünlü oyuncuyu kadroya almayacağını kesinleştirdi.
Futbolculuk kariyerine ailesinin göç ettiği Almanya’da başlayan, bu ülkenin ulusal takımına seçilerek görkemli maçlar çıkaran Devrekli Mesut Özil, 10 numara mevkisinin sayılı oyuncularından biriydi.
Schalke 04, Werder Bremen’deki olağanüstü başarısından ötürü İspanya’nın Real Madrid takımına transfer olan Mesut, tepe yapan kariyerinin ardından İngiltere’nin Arsenal takımına gitti. Alman takımları ile Real Madrid’deki başarısının aksine Ada ülkesinde kendinden bekleneni sahaya yansıtamadı. Arsenal serüveni, Mesut’un kariyerinde gerilemenin başladığı süreçti aslında. Çoğu maçlarda ya yedek kulübesindeydi ya da kadroya bile alınmadı.
Kazandığı müthiş transfer paralarıyla sahadan çok ticaret işlerine odaklanan, futbolu unutan Mesut’un Arsenal’dan ayrılması kaçınılmazdı.
İyiden iyiye gözden düşen, Avrupalı kulüplerin burun kıvırdığı Mesut’a “Takıma ve taraftara coşku getirir, yitirmeye başladığı yeteneklerini yeniden sergiler, genç oyunculara ağabeylik, deneyimlerini aktararak bir ölçüde hocalık yapar” düşüncesiyle Fenerbahçe Başkanı Ali Koç kucak açtı.
2021 yılında devasa transfer parasıyla Fenerbahçe’ye gelen Mesut’tan beklentiler öyle çoktu ki…
Oysa günler, aylar geçiyor kronikleşen sakatlığından ötürü sahalara dönemiyordu bir zamanların parmakla gösterilen orta sahanın beyni. Oynadığı 32 maçta, bir ikisi dışında güçsüzlüğünden etkili olamıyor, sahada tel tel dökülüyordu. Taraftarın ve kulübün beklentilerini karşılamayan Mesut Özil, sorumluluk almaktan kaçınıyordu.
Saha içinden çok ticari işlerine yoğunlaşan, antrenmanları aksatan oyuncuya Ali Koç, “Mesut, ticareti bir yana bırakarak maçlara odaklanmalı” diyerek üstü kapalı uyarıda bulundu. Lakin o yine bildiğini okudu. Önce Vitor Pereira, ardından İsmail Kartal ile didişti. Her iki hocanın verdiği fırsatları yeterince değerlendiremedi.
Bu sezonun ikinci yarısında takımı dirilten İsmail Kartal’a Ozan Tufan ile birlikte saygısız tutumu bardağı taşıran son damlaydı. Ali Koç da “Buraya kadar” diyerek hocanın raporu doğrultusunda her iki oyuncuyu kadro dışı bıraktı. Aslında Mesut için beklenen sondu. Belkide Türkiye’deki futbol yaşamının noktalanmasıydı.
Büyük umutlarla alınan Mesut Özil, Ali Koç’un kendisine sunduğu olanakları cömertçe harcadı, Fenerbahçe’nin büyüklüğünü ne yazık ki algılayamadı. Dünya yıldızı olsa bile hiçbir oyuncunun Fenerbahçe ve taraftarından üstün olamayacağını hesap edemedi. Fenerbahçe, yeniden eski görkemli günlere dönmesi için olanaklar sundu. O elinin tersi ile itti. Sonuçta kendi etti kendi buldu...
Kendi etti kendi buldu...
Şükrü Karaman
Yorumlar