Ligde geçen hafta Atakaş Hatayspor'u 2-1 mağlup ederek, 11 yıl ara ve 10 maç sonunda ilk galibiyetini alan Samsunsporumuz, İstanbulspor karşısında da kazanarak Pendik deplasmanına güven içerisinde gitmek istiyordu...
Maç 11. dakikadan itibaren ve o günkü kadrolar ile kaldığı yerden oynandı.
Maça coşkulu ve arzulu başlayan taraf yine Samsunsporumuzdu.
İstanbulspor o kadar geride kaleci Jensen'den başladı ki oyuna kaleci Jensen'e değen top sayısı ilerideki Emir ve Ndao'ya değmemiştir. İyi pres yapsak her an gol bulabilirdik ama bu fırsatları değerlendiremedik...
İlk yarıda biz 5 şut onlar 4 şut çekmişler...
1 kez kaleyi bulan şutta golü yedik...
Biz ilk yarıda 4 korner kullandık onlar 0!
Yine kaleyi bulamadık...
İlk yarı 177 pas yapmışız, onlar 181...
Buradaki paslar bence her iki takım için de öne mesafe kateden, creativ paslar değil yana ve kaleciye oynanan paslardı diye düşünüyorum seyrettiğim kadarı ile...
Dakikalar 41'i gösterirken, maç o kadar sıkıcı ve seyir zevkinden uzaktı, sabaha kadar oynansa gol olmaz diyordum içimden. Tam o sırada defansımızın arkasına Muammer'in yüksek ve bomba gibi etkili gelen topuna iki defans oyuncumuzun arasından sıyrılıp Emirkaan ayağı ile dokundu Okan'ı mağlup etti ve skoru 1-0 yaptı...
İlk yarı golü düşünmeyen, gol ayağı olmayan kadro kalitesi ne olursa olsun düşük seviyede kalan Holse'yi, Fofana'yı ister istemez arayan bir Samsunspor vardı... Genelde geriden pas yaparak, kontratak düşünen golleri ikinci yarı girip atan Emirkaan ile bulan İstanbulspor bu sefer, bu oyuncuyu ilk onbirde başlatarak sonuca gitti. Zaten seyirci baskısı olmayan Murat Yakın'ın kardeşi Hakan Yakın'la anlaştıktan sonra golsüz maçı geçmeyen bir İstanbulspor gördük...
Bu maçta topun oyunda kalma süresi, dışarıda kalma süresinden azdı...
İkinci yarıya Bolan'in yerine Ntcham'a, Osman'ın yerine Soner, Schindler'in yerine Zeki değişikliklerini yaptı Gisdol hoca... Aynı Hatayspor maçında olduğu gibi bu maçta da bu değişiklikler çok işe yaradı...
İleride oynayan oyuncularımız Laura ve Mandji o kadar bariz ofsayta düştü ki bu seviyedeki oyunculara yakışmadı...
70. dakikada oyuna sonradan giren Soner Aydoğdu, duran topu direkt kaleye vurdu bu topa hiç kimse dokunamadı ve top ağlarla buluştu, skoru 1-1 yapan golü attı...
74. dakika Rosaj'in duran topuna Rocca kafayı vurdu, işte bu maçın dönüm anıydı, çizgiden çıkardı bizim çocuklar bu topu...
70.dakikadan sonra tempoyu artıran ve golü isteyen Samsunsporumuzdu... Madji'yle kontratak yakaladık ama finalde öyle işler yapıyor ki Madji, yine çok kötü vurdu ki şaşırmamak elde değil...
Bizim takım oyunun son bölümünde adeta golün geleceğini iki maçtır herkese resmen gösterdi... 84. dakikada Madji'nin kafası direkten döndü...
Kenardan yapılan birçok ortaya final yapamadık ve vuramadık...
90. dakikada ilk golün kahramanı Soner, Kubilay tarafından düşürüldü... Burak Şeker pozisyona çok yakındı ve tereddütsiz penaltıyı verdi.
Soner Aydoğdu oyuna girdikten sonra hem gol hem de penaltı katkısı ile bence maçın adamıydı...
90+3'te penaltıyı Madji kullandı... Madji'nin penaltıyı atamayacağı, çok gergin olduğu açık ve net görülüyordu... Her zaman bu kadar şanslı olamayabiliriz... Madiji'nin penaltısını kaleci Jensen çıkardı, dönen topu Bennaser gol yaptı herkesin yine yüreği ağzına geldi...
Bu galibiyet, toparlanma ve ayağa kalkmak için Samsunsporumuza ilaç gibi geldi...