KURUYEMİŞLERDE GİZLİ TEHLİKE! ZEHRE DÖNÜŞÜYOR
Kuruyemişler, sağlıklı yağlar, proteinler, lifler ve antioksidanlar açısından zengin olup, dengeli tüketildiklerinde sağlık üzerinde olumlu etkilere sahiptir. Ancak, bazı kuruyemişlerin aşırı veya yanlış tüketimi sağlık sorunlarına yol açabilir.
SAĞLIĞA POTANSİYEL ZARARLARI EN YÜKSEK OLAN KURUYEMİŞLER
Fıstıklar: Yer fıstığı, alerjik reaksiyonlara en sık neden olan kuruyemişlerden biridir. Yer fıstığı alerjisi, hafif cilt döküntülerinden hayatı tehdit eden anafilaktik şoka kadar değişen reaksiyonlara yol açabilir. Ayrıca, yer fıstığı uygun koşullarda saklanmadığında Aspergillus flavus mantarı tarafından üretilen aflatoksin adı verilen toksik bir maddeyle kontamine olabilir. Aflatoksinler, karaciğer hasarına ve kansere neden olabilen güçlü toksinlerdir.
Kaju Fıstığı (Anacardium occidentale): Kaju fıstığı, yüksek oksalat içeriği nedeniyle böbrek taşı oluşumuna yatkın bireylerde risk oluşturabilir. Ayrıca, kaju fıstığı alerjisi nadir olmakla birlikte, bazı kişilerde ciddi alerjik reaksiyonlara neden olabilir.
Brezilya Cevizi (Bertholletia excelsa): Brezilya cevizi, selenyum açısından son derece zengindir. Günlük selenyum ihtiyacını karşılamak için bir veya iki adet Brezilya cevizi yeterlidir. Ancak, aşırı tüketimi selenyum toksisitesine (selenoz) yol açabilir. Selenoz belirtileri arasında mide bulantısı, kusma, saç dökülmesi, tırnak kırılması ve sinir sistemi bozuklukları bulunur.
Kavrulmuş ve Tuzlu Kuruyemişler: Kuruyemişlerin kavrulması sırasında yüksek sıcaklıklar, içerdikleri sağlıklı yağların trans yağlara dönüşmesine neden olabilir. Ayrıca, tuzlu kuruyemişler yüksek sodyum içeriğiyle tansiyonun yükselmesine ve kalp hastalıkları riskinin artmasına katkıda bulunabilir.
Kuruyemişler, ölçülü ve doğru şekilde tüketildiğinde sağlıklı bir beslenme düzeninin parçası olabilir. Ancak, yukarıda belirtilen kuruyemişlerin aşırı veya yanlış tüketimi sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu nedenle, kuruyemiş tüketiminde porsiyon kontrolüne dikkat edilmeli ve alerji veya sağlık sorunları olan bireyler tüketim konusunda doktorlarına danışmalıdır.
ANTEP FISTIĞI VE ALFATOKSİN İLİŞKİSİ
Antep fıstığı, lezzeti ve besin değeriyle öne çıkan popüler kuruyemişlerden biridir. Ancak, yanlış saklama ve üretim koşullarında Antep fıstığı, sağlığa zararlı aflatoksin maddesiyle kontamine olabilir. Aflatoksin, bazı küf türleri tarafından üretilen ve karaciğer kanseri başta olmak üzere ciddi sağlık sorunlarına yol açabilen bir toksindir. Özellikle sıcak ve nemli ortamlarda Aspergillus flavus ve Aspergillus parasiticus gibi küf türleri, Antep fıstığı gibi yağ içeriği yüksek kuruyemişlerin üzerinde kolayca çoğalarak aflatoksin üretebilir.
Aflatoksinle kontamine olmuş Antep fıstığının tüketimi, karaciğerin bu toksini temizleme kapasitesini zorlar. Özellikle çocuklar, yaşlılar ve bağışıklık sistemi zayıf olan bireyler bu toksinden daha fazla etkilenebilir.
Türkiye'de ve dünyada gıda güvenliği standartları gereği, Antep fıstığı gibi kuruyemişlerdeki aflatoksin seviyeleri sıkı bir şekilde denetlenir. Ancak, evde saklama koşullarının da uygun olması büyük önem taşır. Antep fıstığının serin, kuru ve hava almayan kaplarda saklanması, aflatoksin riskini azaltmada etkili olabilir.
SAMSUN HABER İLE İLGİLİ İÇERİKLERE GÖZ ATIN.