TERÖR bize yabancı bir kelime. Biz hiç terör üretmedik. İnsanlğa medeniyet dağıttık ikramda bulunduk.
Vahşice insanların katledildiği, kabile savaşlarının zevk için yapıldığı, faizin vampir gibi kan emdiği, insanların pazarlarda köle olarak satıldığı bir dünyaya insanlık nedir öğretmiş bir inancın varisleriyiz. ve bu inançla insanlığa bir ASRISAADET yaşatmış bir dinin mensuplarıyız.
Türkçeye, Fransızcadaki terreur sözcüğünden geçen "terör" sözcüğünün kökeni, Latincedeki terror sözcüğüne dayanmaktadır. Latince terror sözcüğü, terreo fiilinden türemiştir. Terreo fiilinin anlamı "korkutuyorum" dur. Buradan türeyen terror ise "büyük korku, dehşet, dehşet veya korku objesi" gibi anlamlara gelir.
Fransızca Petit Robert sözlüğünde "bir toplumda bir grubun halkın direnişini kırmak için yarattığı ortak korku" olarak tanımlanır. Oxford İngilizce Sözlük'te "genellikle siyasal nedenlerle, halkın gözünü korkutmak ve halkı yıldırmak için dehşet öğesini kullanmak" olarak tanımlanır. Türk Dil Kurumu Sözlüğü'nde, 'yıldırma, cana kıyma ve malı yakıp yıkma, korkutma, tedhiş" olarak tanımlanır.
Türkiye'de yıllarca teröre karşılık olarak anarşi sözcüğü kullanılmış, son yıllarda bu sözcük terk edilerek "terör" sözcüğü kullanılmaya başlanmıştır. "Anarşi" sözcüğü Yunanca kökenlidir. Yunanca sözcük "başsız, yöneticisiz" anlamına gelir.
Günümüzde ise yürürlükte olan Terörle Mücadele Kanunu'nda "anayasada belirtilen nitelikleri ve siyasî, hukukî, sosyal, laik, ekonomik düzeni değiştirmeye yönelik her türlü suç teşkil eden eylemler" olarak tarif edilmiştir.
Terör, siyasi maksadı elde etmeye yönelik, halkta veya halkın belli bir kesiminde korku ve dehşet oluşturmak için başvurulan vasıtayı yani, cebir ve şiddet (force and violence), cebir ve şiddetin kullanılacağına ilişkin güncel tehdidi (threat) ifade etmektedir. Dolayısıyla terör sözcüğü, eylem sözcüğü ile birlikte “terör eylemi” şeklinde kullanılarak, toplumda genel bir korku, dehşet, umutsuzluk ortamını meydana getiren, “cebir ve şiddet eylemi” ifade edilmektedir. Bununla birlikte günümüzde “terör eylemini” belirtmek üzere, sadece “terör” sözcüğü de kullanılmaktadır.
Ülkemizde terör kavramı PKKnın eylemlerinde PKK TERÖRÜ kavramıyla daha çok belirginleşti. Son yıllarda da FETHULLAHÇI TERÖR ÖRGÜTÜ ile devam etti.
Özellikle 1960'lı yıllardan başlayan ve öğrenci olaylarıyla başlayan adına ANARŞİ denilen olaylar da terörün ülkemizde yeşermeye başladığı dönemlerdir.TERÖRÜN TANIMI TARİHÇESİ VE ÜLKEMİZDEKİ SEYRİ BAŞLIBAŞINA BİR YAZI DİZİSİNİ GEREKTİRMEKTEDİR.Biz ülke olarak terörden çekmiş bir ülkeyiz. Yaklaşık 50 bin insanımızı teröre kurban verdik. Polisinden askerine, öğretmeninden işçisine, her kesimden vatandaşımızı şehit verdik.
Maddi kayıpların devletimize faturası devasa boyutlara ulaştı. Toplumda yarattığı manevi tahribat işin cabası. Geride kalan dullar, yetimler ve yüreği kan ağlayan annelerimiz.
Devletimizin tüm siyasi iktidarların birinci gündemi terör ikinci gündemi ekonomi oldu. Çünkü terör ekonomik kaynaklarımızın hovardaca harcanmasına vesile oluyor. Terör ve terör uzmanlığı adeta bir meslek dalı haline geldi.TERÖR UZMANLARININ SAYISI BİR HAYLİ ARTTI. Ülkemizde terörün her türlüsünün bitmesi, her samimi vatanseverin temennisidir.
Terörün önlenmesi ve kökünün kazınması noktasında ortaya sürülen öneriler, iyi niyetle ortaya konulmuş olabilir. Ancak toplumsal barışı sağlamak için tarihi geçmişimizle muhasebe yapmak bize yetecektir. Üç kıtaya, denize hükmeden, her türlü inanca mensup insanları bir arada YAŞATAN İSLAM KARDEŞLİĞİDİR. İnsanlar önce kendileriyle barışık olacak ve İslam medeniyeti, Türk kültür ve medeniyeti sayesinde TÜRKİYELİ olmaktan gurur duyarak yaşama şuuruna kavuşmadıkça, kavga bitmez...