OKULLARDA 'YASAKLI PUF' TEHLİKESİ 

Uzman Psikolojik Danışman Tuğçe Gündüz Yılmaz, "Son dönemde okullarda hızla yayıldığı belirtilen 'yasaklı puf' olarak bilinen elektronik sigaralar, yalnızca fiziksel bir sağlık sorunu yaratmakla kalmıyor öğrencilerin psikolojik, sosyal ve akademik yaşamlarını da derinden etkiliyor" dedi.

BİRLİKTE ÇÖZÜM YOLU ÜRETİLMELİ

Elektronik sigaraların taşıdığı riskler hakkında önemli açıklamalarda bulunan Tuğçe Gündüz Yılmaz, "Yasaklı ürünlere yönelimin arkasında, özellikle ergenlik dönemine özgü bazı psikolojik faktörler yatıyor. Bu dönemde çocuklar, kimliklerini keşfetme, bağımsızlık kazanma ve akran gruplarıyla uyum sağlama çabası içindedir. Bu süreçte "herkes yapıyor" algısı, riskli davranışları artırabilir. Ayrıca, stres, kaygı, yalnızlık veya yeterince anlaşılmadıklarını hissetme gibi duygular da bu tür maddelere yönelimi tetikleyebilir. Bu konu, göz ardı edilemeyecek kadar ciddi. Çocukların bu maddelerden uzak durabilmesi için yalnızca yasaklar koymak veya cezalar vermek yeterli değil. Bunun yerine, çocuklarımızı anlamaya çalışarak onlara destek olmalı, birlikte çözüm yolları üretmeliyiz" diye konuştu.

AÇIK İLETİŞİM VURGUSU

Velilere çağrıda bulunan Yılmaz, "Bu mücadelede en etkili yöntem, yargılayıcı ve otoriter bir tavır değil; anlayışlı ve bilinçli bir yaklaşımdır. Bir çocuğun yasaklı ürünlere yönelmesindeki temel nedenlerden biri, duygusal ihtiyaçlarının yeterince karşılanmamasıdır. Bu nedenle, çocukların duygusal dünyasına yakın olmak ve onlarla güçlü bir bağ kurmak büyük önem taşır. Onlara her zaman sevildiklerini ve değer gördüklerini hissettirmek, olumsuz davranışların önüne geçmede etkili bir yöntemdir. Veliler, çocuklarıyla açık bir iletişim kurmayı öğrenmelidir. Çocuklarınızın düşüncelerini ve duygularını ifade edebileceği bir ortam yaratmak, onları zararlı alışkanlıklardan uzak tutabilir. Ancak bu iletişim sırasında yargılayıcı bir dil kullanmaktan kaçınılmalıdır. Çocuklarınız, sizinle konuşurken eleştirilmeyeceklerini hissetmelidir. Çocukların arkadaş çevresi, ilgi alanları ve günlük rutinleri hakkında bilgi sahibi olmak da önemli bir adımdır.

CHP Samsun İl Başkanı Mehmet Özdağ'dan eleştiri CHP Samsun İl Başkanı Mehmet Özdağ'dan eleştiri

REHBERLİK HİZMETLERİ ETKİN ÇALIŞMALI

Eğitimcilerin de yasaklı ürünlerle mücadelede önemli bir role sahip olduğunu kaydeden Yılmaz şunları söyledi: " Okullarda, yasaklı ürünlerin zararlarına ilişkin farkındalık programları düzenlenmelidir. Ancak bu programlar, didaktik bir eğitimden çok, çocukların yaşına ve ihtiyaçlarına uygun bir şekilde hazırlanmalıdır. Örneğin, öğrencilerin kendi fikirlerini ifade edebileceği tartışmalar veya yaratıcı etkinlikler, farkındalık yaratmada daha etkili olabilir.
Eğitimciler, öğrencilerin davranışlarını yakından gözlemlemelidir. Okullarda rehberlik hizmetlerinin etkin bir şekilde çalışması, öğrencilerin duygusal ve sosyal ihtiyaçlarının karşılanmasında önemli bir rol oynar. Özellikle ergenlik döneminde, öğrencilerin karşılaştıkları zorlukları paylaşabilecekleri bir alan yaratmak, onların olumsuz yollara sapmasını engelleyebilir. Çocuklarla yasaklı ürünler hakkında konuşurken, samimi ve açık bir dil kullanmak önemlidir. Onlara bu maddelerin zararlarını abartmadan ama doğru bir şekilde anlatmalıyız. Ayrıca, bu tür maddelere yönelmenin sonuçlarına odaklanırken, suçlayıcı bir dil kullanmaktan kaçınılmalıdır. Örneğin, bir çocuğa "Bu maddeyi kullanırsan sağlığın bozulur" demek yerine, "Bu maddeyi kullananların yaşadığı sorunları birlikte inceleyelim" gibi bir yaklaşım benimsemek, çocuğun daha iyi anlamasını sağlayabilir. Bu tür sorunlarla mücadele, yalnızca ailelerin veya okulların değil, tüm toplumun ortak sorumluluğudur. Toplum olarak bu konuda bir bilinç geliştirmeli ve yasaklı ürünlerin kullanımını engellemek için birlikte çalışmalıyız."

KAMPANYALAR DÜZENLENMELİ 

Yasaklı ürünlerle ilgili kamu spotları ve bilgilendirme kampanyalar düzenlenmesi gerektiğine dikkat çeken Yılmaz sözlerini şöyle sürdürdü: "Özellikle sosyal medyanın etkin bir şekilde kullanılması, bu konuda hızlı ve geniş çaplı bir bilgilendirme yapılmasını sağlayabilir. Yasaklı maddelerin okullara girişini engellemek için yasal düzenlemeler ve denetimler artırılmalıdır. Ayrıca, bu maddelerin üretim ve dağıtımını yapanlara yönelik caydırıcı cezalar uygulanmalıdır. Genel olarak baktığımızda çocuklarımızı yasaklı maddelerden korumak için panikle hareket etmek yerine, bilinçli ve kararlı adımlar atmalıyız. Onları anlamaya çalışmalı, duygusal ihtiyaçlarını görmezden gelmemeli ve sevgi dolu bir yaklaşımla destek olmalıyız. Unutmayalım ki bir çocuğu kazanmak, geleceği kazanmaktır. Bu mücadelede hepimize düşen sorumluluk, çocuklarımızın sağlıklı ve güvenli bir ortamda büyümesini sağlamak için elimizden gelenin en iyisini yapmaktır."

SAMSUN HABER İLE İLGİLİ İÇERİKLERE GÖZ ATIN.

Muhabir: FERİDE SEZGİN