Okuma; dil kurallarına uyarak yazılı iletişimleri, sözlü iletişim haline getirmek, kavramak, kıyaslamalar yapmak, yorumlamak, fikir yürütmek ve yargıya varmaktır. Okuma sırasında, okuyanın zihninde okuduğu sözcükler değil, sözcüklerin anlamları belirir. Okuma işlemi sürerken hem okuduğumuzun anlamını kavramaya çalışır, doğru okuyup okumadığımıza dikkat eder hem de okuduklarımızın ne oranda gerçeğe uygun olduğunu araştırırız. Demek ki okurken anlamanın yanı sıra; kıyaslama, yorumlama ve yargılama da işin içine girmektedir.
Özetle okuma, basılı iletileri duyu organları yoluyla algılayıp bunları yorumlama, anlamlandırma amacı ile zihnimizin duyu organlarımızla ortaklaşa yaptığı bir etkinliktir. Okuma işleminde esas amaç, işaretlerden düşüncelere hızla geçmeyi sağlamaktır.
İnsanlar, öğrenmek ve bilgi edinmek, sözcük dağarcığını geliştirmek için okur.
Çok okuyanlar, kültürlü ve görgülü oldukları kadar nazik ve kibardır, olayları değerlendiriş biçimleri diğerlerine göre daha farklı, daha olumlu ve doyurucudur. Her okumadan bir fayda elde edilmesi gerekir. Goethe'ye göre okumayı öğrenme, sanatların en gücüdür. Bu noktada; kitabın ve okumanın önemini;
➥ Okumak, kadın ve erkek her Müslümana farzdır. - Hz. Muhammed
➥ Ben çocukken fakirdim. İki kuruş elime geçince bunun bir kuruşunu kitaba verirdim. Eğer böyle olmasaydı, bu yaptıklarımın hiçbirini yapamazdım. - Mustafa Kemal ATATÜRK
➥ Okumak bir deva, anlamak bir şifadır. - R. Necdet Evrimer
➥ Okumak bir insanı doldurur, insanlarla konuşmaya hazırlar, yazmak ise olgunlaştırır. - Bacon
➥ Okumak gıdadır, okuyan insanlık bilen insanlıktır. - Victor Hugo
➥ Gençlerini kitapla beslemeyen milletlerin sonu hüsrandır. - Ovidius
➥Bir ülkede okumaya karşı istek artmadıkça, gaflet ve bu gafletten doğacak felaketler azalmaz. - Benjamin Franklin
➥Kitaplar kendinize ve başkalarına saygı duymayı öğretecek; yüreği ve aklı, dünya ve insanlık sevgisiyle dolduracaktır. - Maksim Gorki
bu sözlerle ortaya koyarken; Bacon, "Kurnaz insanlar okumayı küçümser, basit insanlar ona hayran olur, akıllı insanlar ondan faydalanır" der...
UNESCO'nun tanımına göre okuryazarlık; değişik türdeki yazılı kaynakları, kayıtları kullanarak tanımlama, anlama, yorumlama, bir araya getirme, iletişim kurma ve hesap yapma yeteneğidir.
PISA sonuçlarına göre okuduğunu anlamada 555 puanla, matematikte 591 puanla ve fen bilimlerinde 590 puanla Çin birinci olmuştu... Onu sırasıyla Singapur, Hong Kong ve Estonya izlemiş Türkiye, okuduğunu anlamada 466 puan, matematikte 454 puan ve fen bilimlerinde 468 puan alarak OECD ortalamasının altında kalmıştı. Bu bizim açımızdan son derece üzücüdür...
Nitelikli okur olmanın ve okuduğunu anlamanın önemi bu kadar açıktır.
Nitelikli okur, okuduğunu anlayan ve ondan yararlanan sayımızın artması dileğiyle...