Belediyelerin
"Konser" düzenleme
işleri,
ANAP 
döneminde
yaygınlaşmıştı...
Hatta, Samsun'da da
birçok belediye
sanatçılarla
anlaşma sağlıyordu...
2002 yılıydı...
Büyükşehir Belediyesi,
o günün gündemde olan ünlü sanatçılarından
Umut Akyürek
ile menajeri aracılığıyla
anlaşmıştı...
Ancak, bir sorun vardı...
Menajer 
ile 8 bin 500 liraya anlaşıldığı halde,
belediyenin
görevlisi
15 bin liralık
fatura isteyince
işler karıştı...
İstanbul'daki o menajer, 
Samsunlu hemşehrimiz Akın Gül'dü
ve şehrine gelecek sanatçı için
en uygun fiyatı da vermişti...
Buna rağmen, yüksek fatura istenince
Akın Gül,
o görevliyi azarlayarak,
kovdu...
O dönemde, bir yerel gazetede genel yayın yönetmeniydim...
Haber yapmadan önce,
dönemin
Büyükşehir Belediye Başkanı
Yusuf Ziya Yılmaz'a, 
makam odasının arka tarafındaki özel 
bölümde, konuyu anlattım...
Aradaki bu fark,
"Havuz sistemine mi atılacak?" diye sordum...
Öyle ya belediyelerin
bazı vatandaşlara, STK'lara ve taraftarlara
yaptıkları acil destekler, ödeme kalemi içinde değildi...
Ve bu yardımlar, o havuz sisteminden karşılanıyordu...
Yılmaz, çok öfkelendi. Hemen o sırada İstanbul'da olan
memuru telefonla arayarak, hakarete varan çok ağır ifadeler
kullandı...
Anladım ki, bu fark belediyenin değil,
o memurun cebine girecekti...
Ben de fatura haberini gazetenin
manşetinden verdim...
Sonrasında konser yapılmadığı
gibi memur da başka bir birimde görevlendirildi...
Soruşturma açılıp açılmadığını bilemiyorum...
Belediyelerin yüksek miktarlar
karşılığında konser düzenlemelerinin
tartışıldığı şu günlerde,
bu olayı hatırlatmamın
bir nedeni var elbette...
Bugünlerde konserler yüzünden
suçlanan belediye başkanlarının; sanatçılar üzerinden şahsi bir kazanç sağlayacağına
inanmıyorum...
Belediye başkanlarının çoğunun da
hangi sanatçının
kaç liraya konser verdiğini bilmesi mümkün değil!..
Başkan araştırır ama yine de o görevlilerin hazırladığı
raporlar doğrultusunda
karar verir...
Çünkü, sanatçı ilişkilerini sürdürenler
yıllar içinde bu işin uzmanına dönüşmüşlerdir!..
Yani, başkanlar
yerine
belediyelerde
bu tür organizasyonlarla ilgilenen
görevlilere bakmak gerekir!..
Ancak, bu durum
belediye başkanının
sorumluluğunu da ortadan 
kaldırmaz, elbette!..
Eğer bir kuşku ortamı
doğmuşsa,
o yıllarda Yılmaz'ın yaptığı gibi, 
konseri iptal edebilirdi...
Bu arada, TBMM'ye verilen
2014-2024 yılları arasında belediyelerin konser harcamalarının
araştırılmasına yönelik
önergenin
AK Parti ve MHP oylarıyla
reddedilmesi;
bir anlamda Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı
Mansur Yavaş hakkındaki
iddiaları "Kadük" yani "Değersiz"
bırakmaktır...
Ve bir daha anlaşılmıştır ki,
siyasetin şifrelerini çözmek,
"Da  Vinci"ninkinden de zordur!..