Samsun'da AFAD öncülüğünde,
"Deprem anı ve tahliye tatbikatı"nın
yapıldığı gün,
Tokat'ın Erbaa ilçesi merkezli
3.9;
İzmir'de de
4.9 şiddetinde
bir deprem yaşanmıştı...
Dünkü, "Tek yaralı Türk genciydi; neden acaba?"
başlıklı köşe yazımda,
eğitimin
önemini vurgulayarak;
Japonya'daki bir depremde tek yaralının,
evinin ikinci katından atlayan bir Türk olduğunu
hatırlatmıştım...
Nitekim, İzmir'deki depremde de
iki kişi hayatını kaybetti...
Bunlardan biri evinin
birinci katından atlayarak
diğeri de
kalp krizi sonucu
ölmüştü...
Yani, birinci kattan
atlamak yerine
yöntemi bilseydi, bu kişi de belki şimdi hayatta
olacaktı...
Hem Japonya hem de İzmir'deki
iki olay, bir kere daha
eğitimin
önemini anlatmakta...
Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın, Samsun'un
Ladik ilçesi ve çevresinden geçmesi;
bizlerin
"deprem gerçeği" ile
yüzleşmemizi gerektiriyor...
Nitekim, 1940 yılındaki depremde,
köyleriyle birlikte
toplam nüfusu 19 bin 268 olan
Ladik'te, 4 binin üzerinde insan hayatını
kaybetmişti...
Bilim insanı değilim ama
Tokat'ın Erbaa ilçesi merkezli deprem,
bir sinyal olamaz mı?..
O yüzden bu durum; Samsun'un Ladik, Havza, Kavak ve Asarcık
ilçelerinde "Deprem anı ve tahliye tatbikatı"nın
öncelikli olarak yapılmasını
önemli hale getiriyor...
Tabii ki, dünkü yazımda belirttiğim gibi,
belediyelerin "Toplanma merkezleri" konusundaki hassasiyetini de...
"Allah korusun" elbette...
Ancak, Peygamberimizin
"Önce tedbir, sonra tevekkül"
sözünü de hatırlatmakta yarar var!..