Necdet Uzun yazdı: Al birini vur ötekine...

Abone Ol

İktidar partisinden
seçilen
belediye başkanı da muhalefetten
o makama gelen de
aile fertlerini
işe
alma ve
yakınlarını
daha yüksek
maaş ya da ücretle
görevlendirme
konusunda
adeta birbiriyle
yarışıyor...
Liyakat ve ehliyetin
sorgulanmadığı
böylesi "Torpil" işlerinde
iktidardakiler
biraz daha avantajlı
durumda...
Birçoğu yakınlarını
"Özel kalem"
statüsünden
memur
yapabiliyor...
Çünkü, bu onayı İçişleri Bakanlığı
veriyor...
Muhalefettekilerin,
bu statü için iktidar kanadından
destek görmeden
böyle bir girişimde
şansı hiç yok gibi...
Hani nerede,
herkesin ortak değer olarak
gördüğü; hak, hukuk ve adalet?..
Bu arada,
birileri, haklı olarak yanlış yapan
CHP'li Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey'i
eleştiriyor ama
dönüp de kendi partisinden seçilen
bazı başkanların
uygulamalarını görmüyor...
Adamlar, çoluk çocuğu
yetmediği gibi yakın akrabalarını
aynı yöntemle
memur yaparken,
sesleri çıkmayanlar;
bu eleştirilerinde samimi değil!..
Bana göre,
onlar da
tepki gösterdikleri
CHP'li başkan kadar
yanlışın içinde...
Türkiye'nin pek çok
il ve ilçesinde
olduğu gibi
Samsun'da da benzer
durumlar yaşandı...
Bazı AK Partili belediye başkanları
böyle yaptı da
CHP'li ve İYİ Partili
başkanlar boş mu durdu?..
Yakınlarını
belki "Memur" yapamadılar
ama yüksek ücretli
görev verdiler...
Belediye başkanı,
Osmanlı'da "Şehremini"
idi...
Yani,  belediye başkanı
o şehirde
yaşayanların
güven duyduğu,
vicdan sahibi bir
kamu görevlisiydi...
Soralım şimdi...
Aile bireyleri
ve yakınlarını
memur yapmakta mahir olanlar
için
"Güven" ve "Vicdan" 
ifadelerinden
söz etmek mümkün mü?..
Yıl boyu, büyük umutlarla
Kamu Personeli Seçme Sınavı'na
hazırlanan
binlerce gence bu haksızlığı yapan
birine,
"Şehremini"
demek; 
insanın aklıyla
alay etmektir!..
Mesele, sadece aile fertlerini
işe almak, yüksek maaşlar ya da 
ücretlerle görevlendirmeler
yapmak değil elbette...
Ya tüyü bitmemiş yetimin
hakkı bulunan
kamu malını "Peşkeş" çekip,
bunun üzerinden 
haksız kazanç sağlayanlar
ne olacak?..
Görev yaptıkları süre içinde
"Karun" gibi
zenginleşenler;
bu varlığın gerekçesini
"Tasarruf"
olarak
ifade edebilecek mi?..
Ne demiştik?..
İktidar partisinin
bazı belediye başkanları da
muhalefetteki de
aile fertlerini işe alma ve
yüksek ücretli kadrolarda görevlendirme
konusunda
birbirleriyle yarışıyor...
İhale ve imar düzenlemelerini
hiç açmayalım!..
Al birini vur ötekine!..
Aslında ünlü yazar rahmetli Cemil Meriç,
yıllar önce şu tespiti yapmıştı:
"Bu memlekette sağcı-solcu, ilerici-gerici
yoktur; namuslular ve namussuzlar vardır"
...
Sözü daha
fazla eğip bükmeye
gerek yoktur!..
Zaten meselenin özü de
budur!..