Maganda, TDK'ye göre, görgüsüz, kaba, anlayışsız, terbiyesiz ve uyumsuz kimse demektir...
Giyimi kuşamı yerinde olmakla birlikte yontulmamış, görgüsüz, kaba saba kimse olarak da değerlendirilmektedir...
Magandalar işbaşında...
Magandalara ceza yağdı...
Magandalar caddeleri yarış pistine çevirdi...
Magandalar terör estirdi...
Magandalar düğünü kan gölüne çevirdi...
Bunlar benim gazetelerden derlediğim başlıklardan bazıları...
Kerim Toslak bir yazısında magandalığı bakın nasıl anlatıyor:
"Magandalık; giyimi kuşamı iyi, gösterişe düşkün, etrafına hava atma heveslisi, eğitimsiz, saygısız, görgüsüz, birlikte yaşama kurallarından uzak, nezaketsiz bir acayip inşa türüne özgü davranış biçimi olarak ifade edilebilir. Halk arasında 'sonradan görme' olarak nitelendirilen gösteriş heveslisi aile ve kişilerin ruhsal yapılarının dışa vurumudur. Ve maalesef son onbeş yirmi yılda ortalıkta daha çok göze batan, şehirlerde yaşayan, şehirleşememiş hala köyde veya dağda göçebe yaşadığı gibi yaşayan ne köylü ne şehirli bir tür. Sorunun kaynağı iki arada bir derede kalmış olmak. Yoksa köydeki veya dağdaki göçebe eli öpülesi insanlarda hiç bir sorun yok. Keza köyden şehire gelmiş etrafına saygılı büyük çoğunluk da bu nitelemenin dışında. Sorun köyde veya dağda çevrede rahatsız edilebilecek insanların nisbeten daha az olduğu ortamdan kaynaklanan özgürlüğe alışmış insanların bir takım adetlerini yoğun nüfusun yaşadığı şehir ortamında sürdürme çabasından kaynaklanıyor. Ben canımın istediğini yaparım kimse bana karışamaz anlayışı. Elbette yetmiş göbektir şehirde yaşayıp da şehirleşmemiş (medenileşmemiş) maganda türleri de vardır."
Huzurlu ve magandasız günler dileğiyle...
Sağlıcakla kalın...