Siyasi irade; seçim yaklaştıkça işçinin, memurun ve emeklinin aylık ile maaşlarının iyileştirilmesine yönelik kesenin ağzını iyiden iyiye açtı.
EYT’lilere ilişkin düzenlemenin hayata geçirilmesi, asgari ücretliye yüzde 54.5, memur ve emekliye yüzde 30 zam verilmesi dar ve sabit gelirli kitleyi hoşnut etmeye ilişkin hamlelerdi. Temmuzda çıkarılan 3600 ek gösterge yasasının bu ayın 15’inden itibaren uygulanmasıyla milyonlarca memur ve memur emeklisinin maaşlarında, emekli ikramiyelerinde göreceli artış olacak.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, gerekirse önümüzdeki günlerde asgari ücret, maaş ve aylıklara yeniden zam yapılacağı sinyali vererek, kapıyı aralık bıraktı. Kuşkusuz hükümetin emekçi ve emekliye cömert davranmasında mayıs ayında yapılması beklenen seçimlerin etkisi var. Seçim söz konusu olunca önceki yıllarda yüzde 5-10 gibi yaşamın gerçekleriyle örtüşmeyen artışlara layık görülen milyonlarca gariban bir anda hatırlanıyor.
Hükümetin keseyi açmasına karşın memur sendikaları ve kamu çalışanları yüzde 30 zammı yetersiz buluyor. Maaşların en az TÜİK’in açıkladığı yüzde 64. 27 orandaki yıllık enflasyon kadar artırılması gerektiğini belirten memur sendikaları, yüzde 30’a tepki olarak 12 Ocak’ta iş bırakacak.
Birleşik Kamu-İş, Hak-Sen, BASK, Çalışan-Sen, Şehit Gazi-Sen, Yurt-Sen ve Anadolu-Sen’den oluşan Kamu Konfederasyonları Platformu üyesi memurlar, beş temel talepleri hayata geçirilinceye dek protestolarını sürdürecek.
7 konfederasyondan oluşan Kamu Konfederasyonları Platformu’nun talepleri şunlar;
“Her ay enflasyon farkı maaşlara seyyanen eklensin. Kamu çalışanları ve emeklilere insanca yaşayabileceği hayat standardı sağlansın. Kamu çalışanlarına en az yoksulluk sınırının üzerinde ücret verilsin. Kamu çalışanlarının gelir vergisi dilimi yüzde 15’te sabitlensin. 707 liralık toplu sözleşme ikramiyesinden yararlanmak için getirilen hizmet kollarındaki yüzde 2 barajı kaldırılsın. Kamu çalışanlarına ücretsiz, kreş, ulaşım, yol, yemek, kira yardımı ve fazladan çalıştığı her saat için ek mesai ücreti verilsin.”
Sendikalar, en düşük emekli aylığının asgari ücretin üzerine, en düşük memur maaşının da 25-26 bin lira bandında olan yoksulluk sınırının üzerine çıkarılmasını istiyor.
Platform, hükümet ile yürütülen toplu sözleşme görüşmelerine katılan Memur-Sen ve Türkiye Kamu-Sen dışındaki diğer sendikaları kendilerine destek vermeye çağırdı.
Memur ve emeklinin en büyük kaygısı kaşıkla verilen yüzde 30 zammın vergi ve çeşitli ürünlere gelen yüksek artıştan ötürü kepçeyle geri alınacak olması. Asgari ücretliye, memura ve emekliye yapılan artışın ardından temel tüketim maddelerine ivedilikle yansıtılan yüksek zam konfederasyonları doğruluyor. Gariban kitlenin yeni ücreti eline geçmeden her şeye zam yağmuru başladı.
Zincir marketlerin, siyasi iradenin “ fiyatları artırmayın” uyarısının ardından bir ay süreyle fiyatları sabitlemesi yerinde tutum. Ancak, bir ay sonra ne olacak?