Günümüzde birçok ebeveyn, çocuklarıyla ilgili en ufak bir problemde okul değiştirmenin veya şikâyet etmenin çözüm olduğuna inanıyor. “Çocuğuma haksızlık yapılıyor” ya da “Bu okul onun için uygun değil” gibi düşüncelerle bir çare ararken, çoğu zaman başka bir okula geçmekte buluyorlar kendilerini. Ancak bu yaklaşım, her zaman en sağlıklı çözüm olmayabilir. Çocukların gelişim sürecinde, sorunlarla baş etme becerilerini kazanmalarına ve hayatın her zaman ideal şartlara sahip olmadığını öğrenmelerine olanak sağlamak önemlidir.
Hızlı Çözüm Arayışı Çocukları Nasıl Etkiliyor?
Bir okulda yaşanan sıkıntılarla yüzleşmek yerine sürekli değişiklik yapmak, çocukta “Kaçmak her zaman bir çözüm” gibi bir düşüncenin yerleşmesine neden olabilir. Hayat boyu karşılaşacağı zorluklarda, kaçmayı ya da şikâyet etmeyi çözüm olarak görebilir. Bu durum, çocuğun sorunlarıyla başa çıkma yetilerini geliştirmesine engel olur ve onu dış dünyaya hazırlamada eksik kalmamıza yol açar.
Her okul değişikliği, çocuk için yeni bir ortam, yeni arkadaşlıklar, yeni öğretmenler ve yeni kurallar anlamına gelir. Çocukların adaptasyon süreçleri farklıdır ve her yeni çevrede yeniden uyum sağlamak zorunda kalmaları, onların duygusal dünyasında yıpranmalara yol açabilir. Çocuğun kendini güvende hissettiği bir çevrede büyümesi ve zorluklara rağmen aynı sosyal ortamda kalması, onun sağlıklı bir sosyal kimlik ve duygusal denge geliştirmesine katkı sağlar.
Her Haksızlıkta Şikayet Etmek mi, Yapıcı Bir Çözüm Aramak mı?
Bir anne, oğlunun arkadaşlarının onunla yeterince oynamadığını fark eder ve okulu değiştirmenin çözüm olacağını düşünür. Diğer bir baba, kızının öğretmeninin yeterince ilgilenmediğini iddia ederek şikayet etmeye karar verir. Bu gibi durumlarda ailelerin kendilerine sorması gereken soru şu olmalıdır: Bu durum geçici bir problem mi, yoksa kalıcı bir davranış mı? Öğrenciler ve öğretmenler arasındaki geçici anlaşmazlıklar veya arkadaşlık ilişkilerinde yaşanan sorunlar, çocukların büyüme ve sosyal becerilerini geliştirme süreçlerinin doğal bir parçasıdır.
Özellikle okullarda yaşanan sorunlar, çocukların kendi başlarına çözümler bulabilme becerilerini geliştirebilecekleri bir fırsat da sunar. Ailelerin hemen müdahale etmek yerine, çocuklarının karşılaştıkları zorlukları nasıl ele aldıklarını gözlemlemeleri ve onları çözüm yolları geliştirmeye teşvik etmeleri önemlidir. Her sorunu “çocuğuma yapılan bir haksızlık” olarak görmek yerine, bazen bu durumların bir büyüme ve gelişme süreci olduğunu kabul etmek gereklidir.
Ebeveynlerin Tutumları Çocuğun Algısını Nasıl Şekillendirir?
Ebeveynlerin olayları ele alış biçimi, çocuğun dünyayı nasıl algılayacağı üzerinde büyük bir etkiye sahiptir. Sürekli okul değiştirerek veya sürekli şikayet ederek, çocuklar ebeveynlerinin çevreye olan güven eksikliğini içselleştirebilirler. Çocuklar, “Benim yanımda güçlü duran bir ailem var ve benim için en küçük problemi bile ortadan kaldırırlar” düşüncesi yerine “Her şeyin üstesinden kendim gelebilirim, karşılaştığım zorluklarda çözüm yolları bulabilirim” düşüncesini kazanmalıdır.
Ne Yapmalıyız?
1.Olayları Analiz Edin ve Dinleyin: Öncelikle çocuğunuzun yaşadığı sorunu gerçekten anlamaya çalışın. “Öğretmenin bana haksızlık yapıyor” dediğinde, bu ifadenin altında yatan duyguları ve düşünceleri keşfedin. Çoğu zaman çocuklar, büyük bir olay gibi gördükleri bazı sorunları bizlere yansıtırlar. Dinlemek ve anlamak, durumu objektif olarak değerlendirmeyi sağlar.
2.Çocuğa Güçlü Bir Destek Verin: Çocuğunuzun karşılaştığı her problemde hemen müdahale etmek yerine, ona kendi sorunlarını çözebilmesi için destek verin. Ona rehberlik ederek, “Bu durumla nasıl başa çıkabiliriz?” diye sormak, çözüm geliştirme becerisi kazandırır.
3.Sorunları Öğretmen ve Okul İdaresiyle Yapıcı Bir Şekilde Paylaşın: Eğer çocuğunuzun gerçekten desteğe ihtiyaç duyduğu ciddi bir problem olduğunu düşünüyorsanız, öğretmenle veya okul yönetimiyle olumlu bir şekilde iletişim kurun. Sorunu paylaşırken çözüm odaklı bir yaklaşım sergileyin ve çocuğunuzun en iyi şekilde desteklenmesini talep edin.
4.Çocuğunuza Güçlü Bir Durum Modeli Olun: Zorluklarla başa çıkarken sakin, olumlu ve güven veren bir tutum sergileyin. Çocuklar, ebeveynlerinin sorunları ele alış biçimlerini izler ve çoğu zaman bu tutumları kendi yaşamlarına yansıtırlar. Sabırlı, anlayışlı ve çözüm odaklı bir yaklaşım sergileyerek, onlara doğru bir örnek olun.
5.Okul Değişikliğini Son Çare Olarak Düşünün: Herhangi bir okul değişikliği, gerçekten tüm alternatif yollar denendikten ve olumlu bir sonuç alınamadığında düşünülmelidir. Çocuğun gelişimi için kalıcı ve doğru bir çözüm olduğuna ikna olunduğunda bu adımı atmak daha sağlıklı olur.
Sonuç Olarak
Çocukların okul hayatında karşılaşabileceği problemler, onların kişisel gelişim sürecinin bir parçasıdır. Her zorlukta okul değişikliği yapmak ya da şikayetçi olmak yerine, çocukların bu süreçlerden öğrenerek, güçlenerek çıkmalarına destek olmalıyız. Hayatın her zaman mükemmel bir ortam sunmadığını öğrenmeleri ve karşılaştıkları zorlukları kendi becerileriyle aşabilmeleri, onları gelecekte çok daha sağlam bireyler haline getirecektir. Ebeveyn olarak, çocuğunuzun yanında olup ona yol göstererek, hem hayatı anlamasına hem de kendi başına ayakta durabilmesine katkı sağlamak, en değerli rehberlik olacaktır.
Uzman Psikolojik Danışman / Özel Yetenekliler Uzmanı
Tuğçe GÜNDÜZ YILMAZ