Yaklaşık 16 milyon emeklinin günümüz koşullarında ele güne muhtaç olmadan rahat yaşam sürdürdüğünü söylemek olanaksız.
Düşük aylık ve zamlarla ay sonunu zor getiriyor garibanlar. Yıllardır tatili ve bayramlarda torunlarına harçlık vermeyi unuttular. Aylık bağlama oranlarındaki çarpıklıktan ötürü bağlanan aylıklar komik düzeyde kalıyor. Aylıklarda artışı sağlamanın önemli ayaklarından biri 2000 sonrası SSK ve Bağ-Kur emeklilerini kapsayacak yeni intibak yasasının hayata geçirilmesi.
SSK ve Bağ-Kur emeklisinin olmazsa olmazı intibak yasası. Her kesimin talebine olumlu yanıt verilirken, emeklinin intibak ile ek ödemeye zam istemi hep ıskalanıyor.
2012 yılında 2000 öncesi emekli olan SSK ve Bağ-Kur’lulara yönelik intibak düzenlemesi hayata geçirilerek aylıklarında 550 liraya ulaşan artış sağlanmıştı. Yasadan 2 milyona yakın emekli yararlanmıştı. 2000 sonrası emekli olanlar kapsam dışı bırakılarak siyasi irade eliyle ayrımcılık oluşturulmuştu.
Emekliler arasında hoşnutsuzluk yaratan olumsuzluğu giderecek yine hükümetin kendisi. Aylıklar arasında derin farklılıklara ve haksızlığa yol açan uygulamanın ortadan kaldırılması ve eşitliğin sağlanması adına yeni intibak yasasına ivedi gereksinim var. Yeni düzenlemeyle emekli aylıklarında hatırı sayılır tutarda artış olacağı aşikar. İntibak bir anlamda 6 aylık enflasyon artışının dışında zam anlamına geliyor.
Mevcut uygulamaya göre, SSK emeklileri (4/A) ve Bağ-Kur emeklileri (4/B) Emekli Sandığı Emeklilerinin (4/C) hayli altında bir gelire sahip. Bu ayrımcılık yetmezmiş gibi SSK ve Bağ-Kur emekli aylıkları arasında da göreceli fark var.
Oysa devlete aynı primi ve vergiyi ödediler. Ancak 2012’de çıkarılan yasadan yararlandırılmadılar. Kapsam dışı bırakılanlara yönelik yeni intibak yasasının çıkarılacağı siyasi irade tarafından açıklansa bile yıllardır verilen söz yerine getirilmedi. Emeklilikte Yaşa Takılanların (EYT) yasası çıkarılarak yüz binler sonunda beklediğine kavuştu Sıra 2000 sonrası emeklinin beklediği intibak yasasına geldi.
Yeni intibak yasası çıkarsa ILO’nun raporuna göre, dünyanın en yoksul kesimi arasında yer alan emeklilerimizin aylığında göreceli artış olacak ve can suyu sağlanacak.
10 milyona yakın emekli, dul ve yetim 7.500 lira ile altında kalan son derece düşük aylıkla geçinmeye çalışıyor. Asgari ücretin net 11 bin 402 lira olduğu, açlık sınırının 10 bin lirayı aştığı ortamda 7.500 lirayla geçinebilmek olası değil.
Aylıklara çarşı pazarın aşırı fiyatları karşısında TÜİK’in tartışılan 6 aylık enflasyon oranında yapılan artış satın alma gücünü yükseltmiyor. Her gün iğneden ipliğe gelen zam nedeniyle, aksine dibe vuruyor. Ayakta kalmaya çalışan emekli eline geçecek paranın yükselmesinde rol oynayacak intibak yasasını ısrarla talep ediyor...